22 Nisan 2011 Cuma

YAŞASIN ZAYIFLARIN KARDEŞLİĞİ


Sıranın en başındayken bir anda oluşan insan anaforuna kapılıp arkalara doğru savruluyor musunuz? Çullanma usulünün uygulandığı banko önlerinde anne kuştan yemek bekleyen yavru kuşlar gibi ağzınız açık bekliyor musunuz? Sağdan soldan gelen dirsek darbelerine sessizce küfürlerle yanıt verip kavga çıkarmak için hasmınızın işitme engelliler için haber bülteni spikeri çıkmasını mı umuyorsunuz?

Sabahları işe giderken uğradığınız pastane önünde, hamur olmuş, mide düşmanı sabah poğaçasına erişmek için diğer insanların açlığının sona ermesini mi diliyorsunuz? Bedava dağıtılan balık-ekmek, plastik top, ekmek v.s için insanların birbirini ezmesi görüntülerini izlerken sağ yanağınızda bir seğirme beliriyor mu? Süper indirim, mega indirim, bedavadan biraz pahalı sloganı ile açılan mağazaları neredeyse yağmalayan tüketicileri gördüğünüz zaman çayırda bir çiçek olup sonsuza karışmak istiyor musunuz?

Cevabınız evetse kardeşlerim sizleri "Evrime Karşı (-kısık sesle-) Yaşasın Zayıf Örneklerin Dayanışması Derneği" ne üye olmaya davet ediyorum. Derneğin kurucu başkanı benim. Ama çok iddialı değilim. İsteyen başkan olabilir. Gelin bir olalım, bu sözlerime kulak verin. Yarın bir gün maazallah savaş çıksa, deprem olsa, kıtlık yaşansa biz ölürüz. Bizi yaşatmazlar. Az önce bahsettiğim hadiseleri yaşayıp hiçbir şey olmamış gibi yaşayan piranha ruhlu azmanlar bizi çiğ çiğ yer. O terör ortamında evrimin kuralı uyarınca en zayıf, hayatta kalma şansı en az olanlar bizleriz. Biz daha açım diyemeden siliniriz hayattan.

O yüzden kardeşlerim, zaman birlik olmak zamanıdır. Birbirimize destek olmadan hayatta kalma şansımız olmadığını biliniz. Karıncaları kendinize örnek alınız. Bir sistem dahilinde örgütlenirsek belki birkaçımız soyunu gelecek nesillere taşıma şansına sahip olur. Evrim kader olamaz. Ha, kuzuma...

Hiç yorum yok: