İzmir'in dağlarında açan çiçekler bir kez daha güneşi göremeden solup gittiler. Neredeyse bütün bir seneyi olaysız-mümkün olduğunca- geçiren KSK taraftarı bu dramatik sona tahammül edemeyip ortalığı savaş alanına çevirdi. Futbolun en parlak senaryo yazarının hayaline düşmeyecek finallere gebe bir "oyun" olduğunu fark edemeyen KSK'liler bir seneyi daha Süper Lig'den uzakta geçirecekler.
Kasımpaşa; önce Altay'ı (2 kere) , sonra Karşıyaka'yı saf dışı bırakarak en güzel duyguların katili olduğunu gösterdi yine.
Son bir şey; İzmir futbolunun başarılı olması için birleşmeleri gerektiği söylenmeye başlandı yine. Bu Avrupa'da başarılı olsunlar diye üç büyüklerin birleşmesini istemeye benziyor. Artık şunun farkına varmak gerekiyor; Altay'ı, Göztepe'si, Karşıyaka'sı, bunların hepsi kendine özgü taraftar profili, tarihi, geçmişi, karakteri olan takımlar. Bu başarıya endeksli tavrın farklılıkları zımparalayıp tek tipleştirme yaklaşımı, biraz abartılı olacak belki ama Nazilerin tek millet, tek devlet ideolojisine benziyor. Gözgöze gönül vermiş Yalı sakini Göztepe amatöre düştüğünde bile takımını gece gündüz takip edip İsyan Marşı'nı söylüyor. O da takımının başarılı olmasını istiyor kuşkusuz. Ama öncelikli hedefinin kendisini ait hissedebileceği, bir parçası olduğunu duyumsadığı bir klüp olduğuna eminim.
Benzer şekilde misafir geldiğinde ayıp olmasın diye göz ucuyla televizyondaki maçı takip eden taksici abi Altay isminin sonsuza kadar yaşaması niyetiyle çocuğuna Altay ismini koyuyor. Sizin o suni takımınız insanlar üzerinde bu etkiyi yaratabilecek mi?
1 yorum:
tayyip abim yine emeline ulaştı.Hells Bells Capello
Yorum Gönder