Evet, ne diyorduk, Heroes 3... Hayatımın uzun bir dönemini bu oyunu oynayarak geçirdiğimi ve oynadığım her andan zevk aldığımı söyleyebilirim. Multiplayer oynama seçeneğinin de olması aldığım zevki artıran etkenlerin başında gelir. Nice geceler başında sabahladığımı, uykusuz işe ya da okula gittiğimi söylemek bugün bile tadı damağımda kalan öğrenci evi hatıralarını canlandırıyor.
Bu oyunun zehrini önce bana, sonra tüm arkadaşlarıma zerk eden Özgür'ün tek marifeti Heroes değildi. Oyunun başından kalkmamızı fırsat bildiği anlarda, genellikle gecenin ilerleyen saatlerinde, bilgisayarın başına geçer böyle tıkır tıkır, sessiz sessiz oyun oynamaya başlardı. Oynadığı oyunlardaki karakterler ya da yaratıklar Heroes'dakine benzerdi ama oyunun mantığı tamamen farklıydı. Bir kere oyun, fps'lere benziyordu. Yani kendi karakterlerimizi ancak inventory denen pencereyi açtığımızda görebiliyorduk, oyun içinde sadece altta yan yana sıralanmış dört karakterin kafaları vardı. Tabi bu karakterlerin fps'lerdeki düz karakterlerin yanında büyü yapma gibi özelliklerinin olduğunu söylemek lazım.
İşte böyle bir oyundu saatlerce oynadığı. Öyle boş gözlerle izliyor, bir an önce bilgisayarın başından kalkması için dua ediyordum. "Öf be kardeşim ne anlıyorsun bu oyundan" o dönemdeki en popüler sloganımdı. Tabi bu nafile co-pilotluk sonsuza kadar sürmedi. Yine Özgür'ün teşvikiyle direksiyona ben geçmeye başladım ve önümde yepyeni bir dünyanın yattığını fark ettim: Might and Magic VI
İzninizle şu tespitte bulunmak isterim; Bir insanı en çok saran oyun, başlangıçta zoraki oynadığı oyundur.
Bu altın kural MM6 için de değişmedi. Oyunun enstrümental müzik yerine rahatlıkla dinlenebilecek huzur veren müzikleri eşliğindeki büyülü atmosferi kısa zamanda hayal dünyamı ele geçirdi. Elimdeki CD'nin yaşlandıkça yüzü kırışan bir adam gibi kırışması, CD Rom'un istifa etmesi, savelerin bir şekilde uçması, öğrencilik dönemine hakim olan sayısız taşınma oynama süremi istemsiz olarak artırsa da MM6'da her zaman kişisel TOP 10'da yer bulmuştur. Bu arada bir zamanlar Karanfil Sokak'ta faal olduğunu öğrendiğim ve Oyun Hileleri isminde enfes bir bir çalışma yayınlayan Okan Bilgisayar'ı anmadan geçmek olmaz. "Ulan oyun oyun dedin hile mi yapıyordun" demeyin. Okan Bilgisayar, MM6 için gizli bölümleri deşifre etmişti. Normal bir oyuncunun yıllar geçse bile bulma imkanın son derece kısıtlı olduğu bazı bölümlere giden ipuçlarını önüme sermişti. Bugün bile kendilerini minnettarlıkla anıyorum: İşte bazı MM6 resimleri;
Çok zaman geçti üstünden o yüzden tam olarak isimleri hatırlamıyorum. Ama birinci resim bir piramidin içinde ve Mısırlı tipleri de piramidin koruyucuları. İkinci resim CD'nin kapağı, hala new butonuna basasım var. Sonuncusu da inventory dediğimiz, malzemeleri ve donanımızı görebildiğimiz bölüm. Baba acayip altın yapmış:)
Bu arada oyunun müziklerinin güzelliği konusunda şaka yapmıyorum:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder